11-13 Aralık’ta düzenlenen Kurultaya Türkiye’nin dört bir yanından katılan 70’e yakın örgüt, zaman geçirmeden yasaların uygulanması ve yeterli sayıda kadın sığınağı açılması için harekete geçiyor.
Türkiye’de sığınak ve da(ya)nışma merkezi faaliyeti yürüten bağımsız kadın grupları, belediye, Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu (SHÇEK), uzmanlar ve aktivistler 11-13 Aralık’ta 12. Sığınaklar ve Da(ya)nışma Merkezleri Kurultayı’nı Adana’da düzenledi. Kurultayın ilk gününe yaklaşık 164, ikinci gün yapılan altı atölye çalışmasına da yaklaşık 140 civarı kadın katıldı. Kurultay’ın bugün açıklanan Sonuç Bildirgesi’ni aktarıyoruz.
İlk yıl (1998) kurultaya yaklaşık 10 kadın örgütü katılırken, bugün kurultay içinde 70’e yakın kadın da(ya)nışma merkezi bulunuyor. Kurultay, kadına yönelik şiddetle mücadelede başta 4320 sayılı Ailenin Korunmasına Dair Yasa ve TCK olmak üzere birçok yasal düzenlemenin tartışılabilmesini ve gerçekleştirilebilmesini sağladı. Nüfusu 50 bini aşan belediyelerde sığınak açılması, 2006/17 sayılı Başbakanlık genelgesi ve 22.10.2009 tarihinde İçişleri Bakanlığı ve Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu Genel Müdürlüğünden sorumlu Devlet Bakanlığı arasında imzalanan protokolü kurultayın sonuç bildirgelerinin devlet tarafından resmileştirilmesinin belgeleri olarak görülmelidir. Yine kurultayın ilk düzenlendiği yıl sığınak sayısı yediyken, son verilere göre bugünkü mevcut sığınak sayısı 52’dir.
Kurultayın 1.günü program uyarınca basın bülteni, tebliğler sunumu yapılmış, açılacak atölye isimleri belirlenmiştir.
Kurultayın 2. Günü olan 12.12.2009 tarihinde ise,11.12.2009 akşam saatlerinde kapatılma kararı açıklanan kısa adı DTP olan Demokratik Toplum Partisi’nin kapatılma kararı ardından; kurultay katılımcısı olan Diyarbakır, Silvan, Nusaybin, Van-Saray, Van-Erciş, Diyarbakır-Lice, Diyarbakır-Ergani’den gelen kadın da(ya)nışma merkezi ve sığınma evi temsilcileri ilgili kapatma kararı nedeniyle yaşamakta oldukları yerde tanıdıklarının yanında olmak istediklerini belirterek dönmek istediklerini, mevcut durum nedeniyle kurultay çalışmalarında verimli olamayacaklarını ifade ederek, kurultaydan ayrılma iradelerini, kurultayla da paylaşarak ve gönüllerinin kurultayda kaldığını da belirterek ayrılmak zorunda olduklarını belirtmişlerdir.
Sözü edilen veda yaşanırken, SFK temsilcisi arkadaşın, kurultaydan ayrılan arkadaşlarımızla dayanışma isteğini dile getirirken kullandığı sözcükler nedeniyle; kurultay salonunda bulunan bazı katılımcı kadınların ayrılmalar sırasında ve sonrasında yapılan konuşmalara karşı gösterilen tutum ve davranışlar ortamı germiş bu durumu şiddet olarak değerlendiren bazı guruplar, özeleştiri ve yöntem üzerine bir oturum istemiştir. Yapılan oturumda somut bir sonuca ulaşılamayınca öneri sahibi guruplar atölyelere katılmayacaklarını beyan etmişlerdir. Bu kararın ardından bazı atölyeler iptal edilmiş ve yaşananların tartışılması gerektiğini düşünen bir grup kadın şiddeti tartışmak üzere ayrı bir atölye oluşturmuştur. Atölye çalışmalarının başlaması ile kurultay programına devam edilmiştir. Sonrasında Mor Çatı ve SFK temsilcisi arkadaşlar, kurultay salonunda gerçekleşen tepkisel tavırların, şiddet içeren nitelikte olduğu düşüncesiyle, öncelikle bu durumun ve feminist etiğin katılımcılar tarafından tartışılması gerektiği yönündeki istemlerini kurultayla paylaşmışlardır.
Yapılan konuşmalar ve değerlendirmelerin ardından, kurultay katılımcılarının önemli