EN AZ 3000 SIĞINAK İSTİYORUZ…
İlk kez 1998 yılı Kasım ayında Mor Çatı Kadın Sığınağı Vakfı’nın çağrısı ile gerçekleşen Kadın Sığınakları Kurultayı’nın üçüncüsü Heinrich Böll Vakfı’nın desteği 18-19-20 Kasım günlerinde İstanbul’da yapıldı. Kurultaya Türkiye’nin çeşitli illerinden ve KKTC’den gelen 45 kadın kuruluşundan 150’yi aşkın kadın katıldı.
Kurultayda, kadına yönelik şiddete karşı mücadele eden kadın grupları, kuruluşları ve kadınlar arasında kalıcı bir iletişim ve bilgi ağı kurmak, ortak politikalar oluşturmak için biraraya gelindiği; erkek egemen sisteme ve bu sistemi besleyen tüm kurum ve politikalara karşı birlikte dayanışma için örgütlenmenin önemi, ülke çapında ilgili tüm gönüllü kuruluş ve gruplar ile resmi kurumları da kapsayacak “2000-2010 Kadına Yönelik Şiddete Karşı Eylem Planı” oluşturulmasının gereği ortaya konuldu.
Kurultay sonucunda ayrıca aşağıdaki konular karara bağlandı:
- Derhal Türkiye’deki kadın hareketinin önemli kazanımlarından olan Mor Çatı Kadın Sığınağı Vakfı ve Kadın Dayanışma Vakfı’nın sığınaklarının açılması için kampanya başlatması,
- I. ve II. Kurultay’da da talep ettiğimiz gibi, bağımsız kadınlarca işletilecek sığınaklar için bütçeden mutlaka yeterli pay ayrılması,
- VIII. Beş Yıllık Kalkınma Planı uygulama döneminde (2001-2005) oluşturulması ve uygulanmaya girmesi beklenen yeni sosyal yardım sisteminde şiddete uğrayan kadınlar ve çocuklarının öncelikle desteklenmesi gereken nüfus gruplarından biri olarak kabul edilmesi,
- SHÇEK’e bağlı kadın konukevlerinin ülke düzeyinde yaygınlaştırılması,
- Kadına yönelik hizmetlerin güçlendirilmesi için bütçeden SHÇEK’e ayrılan payın arttırılması; varolan kadın konukevleri/sığınmaevleri vb.nin güçlendirilmesi, hizmet etkinliklerinin arttırılması, kadın bakış açısına sahip kadınların bu kuruluşlarda görev alması, bu hizmetlerin tasarruf tedbirleri dışında tutulması, bu kuruluşların bağımsız kadın grupları ile iletişim içinde işletilmesinin sağlanması biçiminde düzenlenmesi,
- Belediyelerin verdikleri sözlerde durarak sığınak açmaları ve bunların kadın gruplarıyla iletişim içinde çalışmaları için kampanyalar düzenlenmesi,
- Belediye lojmanlarının bir kısmının şiddete uğrayan kadınlara tahsisi.
- Yerel Yönetimler Yasası’nda belediyelerin bir yükümlülüğü olarak sığınak açma görevinin yer almasının sağlanması,
- Türkiye’nin her yerinden aynı telefon numarası ile aranacak ve başvuran kadınlara acilen yapabilecekleri işler, başvurabileceği yerler konusunda bilgi verecek; kendi bölgelerindeki kadın gruplarına ulaşmalarını sağlayacak ortak bir ALO ŞİDDET HATTI’nın bir an önce kurulması,
- Şiddete uğrayan kadınlara ve özellikle de danışma merkezleri ve sığınaklara başvuran kadınları ekonomik olarak güçlendirmek ve öncelikle de yeniden ev kurmalarına destek olmak amacıyla, Kadın Destek Fonu (Kadın Sigorta Fonu) oluşturulması. Fona, Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Fonu’ndan kaynak ayrılması,
- İş ve beceri eğitimlerinden ücretsiz yararlanma ve işe yerleştirmede şiddete maruz kalan kadınlara kotalar ayrılması, bu arada kadınların ve çocuklarının geçim giderlerine destek verilmesi için İş-Kur’un gerekli düzenlemeleri yapması,
- Yoğun olarak kadınlara hizmet veren, kadının statüsünün yükseltilmesi ve kadına yönelik şiddetin önlenmesinde önemli katkılar sağlayan, okuma yazma kursları, kadının insan hakları eğitimi, anne çocuk eğitimi vb. çalışmaları kadın grupları ile işbirliği içinde gerçekleşen SHÇEK Toplum Merkezlerinin yurt çapında yaygınlaştırılması,
- Ülke düzeyinde yaygın olarak örgütlenmiş olan Halk Eğitim Merkezlerinin kadın grupları ile işbirliği halinde kadına yönelik şiddetin önlenmesi ve kadının statüsünün yükseltilmesine yönelik çalışmalara ağırlık vermesi,
- Radyo ve televizyonlarda, kadınlara, ana dillerinde kadının insan haklarının ve şiddete karşı koyma yollarının anlatılması,
- Eğitim sürecindeki ayrımcı uygulamalara son verilmesi. Okul kitaplarındaki ayrımcı ve cinsiyetçi konuların ayıklanması. Kadına yönelik şiddetten korunmanın yollarının öğretilmesi için çalışmaların başlatılması,
- T. Medeni Kanunu’nun Meclis’ten hemen ve kadınların istediği gibi çıkması,
- Türk Ceza Kanunu’nda ayrımcılık içeren maddelerin tümüyle çıkartılması; Ceza Kanunu ve Ceza Usul Kanunu’nda kadına yönelik şiddete, namus cinayetlerine, enseste ilişkin özel düzenlemeler yapılması, etkili yaptırımlar getirilmesi,
- Ailenin Korunması’na Dair 4320 sayılı yasanın uygulanması sırasında çıkan pek çok aksaklık nedeni ile Adalet Bakanlığından standart uygulama konusunda genelge çıkartılmasının istenmesi. Yasanın uygulama aksaklıklarının giderilmesi için Barolar arasında işbirliği yapılması. Kanun hükümlerini yerine getirmeyen (özellikle duruşma açıp üç ay sonraya gün veren ve kadınların yaşamlarının tehdit altında bırakılmasına neden olan) yargıçların, ilgili avukat tarafından bağlı bulunduğu Baronun varsa Kadın Hakları Uygulama Merkezi’ne yoksa Kadın Komisyonlarına veya Baro Yönetim Kuruluna bildirilerek bu yargıç ve savcıların “Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu”na söz konusu kurumlar aracılığı ile şikayet edilmesi,
- Aile Mahkemelerinin bir an önce kurulması,
- Boşanma davalarında kadının taleplerinin etkin biçimde karşılanabilmesi amacı ile gerekli tedbirlerin alınması. Boşanma davalarında, kadın, maddi ve mânevi tazminat talebinde bulunduğu takdirde, HUMK 103. maddesinin uygulanarak kocanın malvarlığı üzerine tedbir konması için Adalet Bakanlığı tarafından bir genelge çıkartılması,
- Ceza Kanunu ve İş Kanunlarında “cinsel taciz” ile ilgili gerekli düzenlemelerin yapılması; işyerlerinde “Cinsel Taciz Şikayet” Komisyonlarının kurulması,
- İçişleri Bakanlığı “denetimsiz fuhuşu” önlemek gerekçesiyle, Genelev Tüzüğü’nü travesti ve eşcinselleri kapsayacak şekilde yeniden düzenlemektedir. 1999 Kurultayı’nda da vurguladığımız gibi konuyla ilgili tüm düzenlemeler, seks işçilerinin de katılımı sağlanarak, uluslararası seks işçileri bildirisi, kadın bakış açısı ve etiğiyle yeniden düzenlenmelidir. Ayrıca seks işçileri ile farklı cinsel tercihleri olanların fuhuş sektörü dışında başka alanlarda çalışma hakkı da yasal olarak tanınmalıdır.
- CEDAW (Kadına Yönelik Her Türlü Ayrımcılığın Önlenmesine Dair Uluslararası Sözleşme)’a Ek İhtiyari Protokolün onaylanması konusunda Başbakan, İçişleri Bakanı, Kadından Sorumlu Devlet Bakanı’nın göreve çağrılması,
- Kadına yönelik şiddetin kaynağında, iktidar ilişkisinin, kadın-erkek güç dengesizliği ve eşitsizliğinin yattığı göz önünde bulundurularak Kadın-Erkek Eşitlik Çerçeve Yasası’nın bir an önce çıkması,
- KSSGM Teşkilat Yasasının çıkarılması,
- Kadının fizyolojik ve ruhsal sağlığının korunması/desteklenmesi için bilgilendirme çalışmalarının artırılması için ilgili merkezi ve yerel tüm kamu kurumları ile ortak projeler yapılması. Konuyla ilgili uzmanların meslek içi eğitimlerine önem verilmesi. Görev alanlarına kadına yönelik şiddetin de girdiği kuruluşlardaki meslek etik komitelerinin daha etkin bir biçimde çalışmalarının sağlanması,
- Sosyal güvencesi olmayan kadınların sağlık hizmetlerinden ücretsiz yararlandırılması ve bu konuda tabip odalarıyla ortak çalışmalar yapılması,
- Her ilde sağlık müdürlüklerine bağlı olarak çalışacak, kadınlara, yerel ve gezici sağlık hizmeti veren araçların sağlanması,
- Sağlık ocaklarında düzenli olarak yapılan mahalle semt taramalarında kadına yönelik şiddetin bilgisinin anketler, bilgi formları tutulması için bu personele eğitim verilmesi,
- Kadınların sağlık hizmeti alırken şiddet görmelerinin engellenmesi, muayeneleri sırasında jandarma, polis vb. üçüncü kişilerin bulunmasının yasaklanması,
- Hastanelerin acil servislerinde, şiddet nedeniyle başvuran kadınlarla ilgili özel düzenlemeler yapılması,
- Kürtaj ve tüp ligasyonu konusunda kocanın ve ebeveynlerin izninin kaldırılması için gerekli yasal değişiklikler yapılması ve kürtaj izni verilen sürenin uzatılması,
- Şiddete uğrayan kadınların mevcut sosyal yardım ve hizmetlerden yararlanmayı kolaylaştırılmalıdır. Şiddete uğrayan kadınların yardım/destek taleplerinin karara bağlanabilmesi açısından, Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakıflarının mütevelli heyetlerinde kadın grupları temsilcileri yer almalıdır.
Daha önce yapılan iki kurultayda hazırlanan sonuç bildirgelerinde de vurguladığımız gibi, cinsiyet ayrımcılığını ve kadına karşı şiddeti önlemek siyasal iktidarın ve yerel örgütlerin yasal görevidir. Ancak bugüne kadar bu konularda somut girişimler göremiyoruz. Son kurultayımızda, bunları sadece söylemekle, istemekle yetinemeyeceğimizi bir kez daha gördük. Şimdi örgütlü ve kararlı bir biçimde ülke çapında bir eylem planıyla tekrar karşınızdayız.
İlgililere bu görevlerini tekrar hatırlatıyor; tüm kadınları ve kadın gruplarını şiddete karşı dayanışmaya ve ortak eyleme davet ediyor; konuyla ilgili tüm meslek odalarını ve medya mensuplarını bizlere destek vermeye çağırıyoruz.
EN AZ 3000 SIĞINAK İSTİYORUZ…
Katılımcılar:
- Adana Barosu Kadın Hakları Komisyonu
- Adana Kadın Sığınmaevi Koruma Derneği
- Ankara Barosu Kadın Danışma Merkezi
- Ankara Barosu Kadın Komisyonu
- Ankara Kadın Dayanışma Koruma Derneği
- Antalya Kadın Danışma ve Dayanışma Merkezi
- Antalya Kadın Meclisi
- Anti-Militarist Feministler
- Bağımsız Kadın Derneği (Mersin)
- Boğaziçi Üniversitesi Kadın Araştırmaları Kulübü
- Bursa Bağımsız Kadın İnisiyatifi
- Cemre Kadın Dergisi
- Cumhuriyet Kadınları Derneği- İstanbul Merkez Şubesi
- Çanakkaleli Ev Kadınlarının El Emeğini Değerlendirme Derneği
- Ege Kadın Dayanışma Vakfı
- Feminist Kadın Çevresi
- İstanbul Barosu Kadın Hakları Uygulama Merkezi
- İRİS Eşitlik Gözlem Girişim Grubu
- İzmir Barosu Kadın Komisyonu
- İzmir Karşıyaka Kent Meclisi Kadın Komisyonu
- Jiyan Kürt Kadın Kültür Merkezi
- Kadın Dayanışma Vakfı (Ankara)
- Kadın Eserleri Kütüphanesi ve Bilgi Merkezi Vakfı
- Kadın2000 Kadının İnsan Hakları Bilgi Belge Merkezi
- Kadının İnsan Hakları Projesi
- Kadınlar Dünyası Dergisi
- Kadınlarla Dayanışma Vakfı (İstanbul)
- KA-MER -Kadın Merkezi (Diyarbakır)
- Kamu Emekçileri Sendikası Konfederasyonu (KESK)
- Kıbrıs Türk Uzlaşım Derneği
- KİDOG-Kadın İçin Destek Oluşturma Grubu
- KKTC Aile İçi Şiddeti Önleme Grubu
- Mor Çatı Kadın Sığınağı Vakfı
- Pazartesi Dergisi
- Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu Genel Müdürlüğü
- SHÇEK Ankara Kadın Konukevi
- SHÇEK Antalya Kadın Konukevi
- SHÇEK Gazi Mahallesi Toplum Merkezi
- SHÇEK İstanbul Kadın Konukevi
- SHÇEK İzmir Kadın Konukevi
- SHÇEK Samsun Kadın Konukevi
- “ÖTE”-Kİ Ben Lezbiyen Feminist Dergi Projesi
- TÜBAKKOM
- Uçan Süpürge
- 2000 Yürüşüyü, Anadolu Yakası Girişimi